https://ankararahimkanseri.com/wp-content/uploads/2017/11/1-6.jpg

Myomlar, rahim duvarından kaynaklanan kas tümörleridir. Myomlar hemen her zaman iyi huyludurlar ve kansere yol açmazlar. Myomlar üreme çağındaki (15-50 yaş) kadınlarda son derece sık görülürler ve genellikle herhangi bir şikayete yol açmazlar. Yapılan ultrason taraması araştırmalarında bu yaş grubundaki kadınların yarısından çoğunda myom saptandığı görülmüştür. Menopoza girildikten sonra ise bu myomların çoğu kendiliğinden küçülmektedir, bu durum menopozda kadınlık hormonunu azalması ile alakalıdır.

Kadınların myomlar hakkında bilmesi gerekenler nelerdir?

Myomlar büyük bir kısmı herhangi bir nedene yol açmaz iken, hastaların bir kısmı için bu daha farklıdır. Myomların yol açtığı artmış vajinal kanama, kasık ağrısı, mesane ve makata baskı hissi hatta ilerlemiş vakalarda karında kitle hissedilmesi bu hastaların hayatını önemli bir şekilde etkileyebilir. Hatta bazı hastalarda myomlar o kadar büyüyebilirler ki neredeyse miyadına gelmiş bir gebe rahmi görüntüsü verebilirler.

Myomların sık görüldüğü gruplar var mıdır?

Bazı özellikler kadınlarda myom görülme sıklığını arttırır, bunlar aşağıda belirtilmiştir:

  • Yaş: Myomlar menopoz öncesi tüm yaş gruplarında görülmekle beraber en sık görüldükleri yaş aralığı 30-40 yaşlardır.
  • Aile hikayesi: Bir kadının ailesindeki diğer kadınlarda myom görülmesi, kendisinde de myom olma riski arttırır. Eğer bir kadının annesinde myom mevcutsa, o kadında myom görülme sıklığı yaklaşık olarak 3 kat artar.
  • Etnik faktörler: Siyah ırkta beyazlara göre myom görülme sıklığı daha fazladır
  • Obezite: Fazla kilolu kadınlarda myom görülme sıklığı 2 kat fazladır.

Myomlar ile kanserin bir ilişkisi var mıdır?

Yazının başında da belirttiğimiz üzere myomlar her zaman iyi huyludurlar ve kanser ile ilişkileri yoktur. Bununla beraber myom için ameliyat edilen her 1000 hastadan birinde kanserli bir doku sarkom saptanabilir. Rahim sarkomlarının myomlardan gelişmediği ve en başından beri kanserli oldukları ortaya koyulmuştur fakat ultrason ve diğer bulguları myomlara çok benzediği için ameliyattan önce ayırt etmek oldukça zordur. Buna ek olarak rahimde myom saptanması rahim kanseri veya rahim ağzı kanseri için artmış bir risk teşkil etmez.

Myomlar nasıl tedavi edilirler?

Myomu olan çoğu kadının herhangi bir şikayeti yoktur. Şikayeti olan hastalarda ise tedavi için çeşitli seçenekler mevcuttur. Burada en önemli nokta bir hastanın sadece myomu olduğu için tedavi edilmemesi gerekliliğidir. Eğer hastaların herhangi bir sıkıntısı yoksa tedavi edilmelerine de gerek yoktur. Myomların tedavisi hastaların ve myomların özelliklerine göre seçilir:

  • Hastanın şikayetinin özelliğine göre: kanama, ağrı, baskı hissi veya ele gelen kitle
  • Hastanın yaşı ve ileride çocuk isteyip istemediği
  • Myomların yerleşimleri ve sayısı.

Tıbbi tedavi seçenekleri:

Hastaların myoma bağlı şikayetleri daha çok ağrı odaklıysa ve çok şiddetli değilse, doktorunuz bir ağrı kesici ile şikayetlerinizi geçirmeye çalışabilir. Eğer fazla kanama ve onun yol açtığı kansızlık mevcutsa, demir destek tedavisi bu şikayetlerinizi hafifletebilir. Aynı zamanda gebelikten de korunmak isteyen hastalar da doğum kontrol hapları ile kanama kontrol altına alınabilir. Benzer şekilde hormonlu spiraller de bu amaçla kullanılabilirler.

Daha şiddetli şikayetleri olan hastalarda hormon sistemini durduran aylık enjeksiyonlar yapılarak myomların küçültülmesi ve şikayetlerin giderilmesi denenebilir. Burada unutulmaması gereken husus, bu ilaçların 6 aydan fazla kullanımında ciddi yan etki ve kemik erimesi riski olduğudur.

Cerrahi tedavi yöntemleri:

Eğer myomun yol açtığı şikayetler şiddetli ise ve tıbbi tedaviden fayda alınamadıysa cerrahi bir seçenek olarak sunulabilir.

  • Myomektomi: Myomektomi, sadece myomların alındığı ve rahmin kendisinin korunduğu ameliyata verilen isimdir. Bu tedavi için en uygun adaylar, henüz çocuk doğurma sürecinin tamamlamamış veya herhangi bir nedenden dolayı rahimini korumak isteyen hastalardır. Myomektomi sonrasında gebe kalmak mümkündür. Myomektomi ameliyatını herhangi bir şekilde gerçekleştirmek mümkündür, bu aynen sezaryen ameliyatı gibi bir açık ameliyatla yapılabildiği gibi, kapalı yöntemle yani laparoskopik veya robotik cerrahi yöntemleri kullanılarak da gerçekleştirilebilir. Hangi cerrahi yöntemin seçileceği hastanın ve myomun özellikleriyle birlikte cerrahın tecrübesine de bağlıdır.
  • Histerektomi: Myomlar ile birlikte rahimin tamamının çıkartıldığı ameliyata histerektomi yani rahim alınması ameliyatı denir. Bu ameliyat için uygun hastalar çok sayıda myomu olan, menopoza yaklaşmış ve artık çocuk doğurmak istemeyen kadınlardır. Aynen myomektomi ameliyatı gibi histerektomi de açık veya kapalı olarak gerçekleştirilebilir. Kapalı ameliyat yani laparoskopik veya robotik cerrahi yöntem ile yapılan histerektomilerde iyileşme süresi ve rutin hayata dönüş süresi belirgin olarak daha kısadır. Ameliyatın hangi yöntemle yapılacağı hastanın özelliklerine ve cerrahın tecrübesine bağlıdır. Rahim alınması sırasında yumurtalıklara da müdahale edilebilir fakat eğer tıbbi bir gereklilik yoksa yumurtalıkların korunması önerilmektedir.

Eğer tanı koyulmuş bir myomunuz ve buna bağlı şikayetleriniz mevcutsa, mevcut tedavi seçeneklerini değerlendirmek için hekiminize başvurunuz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Open chat